Orman Yangınlarında Veri Temelli Risk Yönetimi: TSRS Perspektifi ve UrClimate Next’in Çözümleri

Veri Temelli Risk Yönetiminin Önemi
Önceki yazımızda iklim değişikliğinin orman yangınlarını nasıl tetiklediğini ve çarpıcı istatistikleri ele almıştık. Bu defa konuyu veri temelli risk yönetimi ekseninde inceleyeceğiz. Özellikle aşırı hava olaylarının arttığı yeni iklim gerçekliğinde, orman yangınlarının erken uyarı ve önleme mekanizmaları için gelişmiş veri analitiği son derece kritik hale geliyor. Uydu yangın algılama sistemleri, meteorolojik indeksler (ör. Yangın Hava Endeksi) ve gerçek zamanlı hava durumu tahminleri, yüksek riskli koşulları günler hatta haftalar öncesinden saptamayı mümkün kılıyor. Örneğin, NASA ve NOAA gibi kurumlarca sağlanan gerçek zamanlı yangın hava tehlike tahminleri, sıcaklık, nem, rüzgâr ve toprak nemi verilerini anlık olarak takip ederek yangın çıkış olasılığını tahmin edebiliyor. Bu sayede, proaktif önlem almak ve kritik altyapıları korumak çok daha kolay hale geliyor.

Kısa vadeli (birkaç gün ya da hafta) tahminlerin yanı sıra, orta ve uzun vadeli öngörüler de büyük önem taşıyor. Örneğin Bentivegna (2024) adlı araştırmacının makine öğrenimiyle geliştirdiği model, Google Earth Engine tabanlı veri setlerini kullanarak düzenli olarak yangın risk haritaları üretebiliyor. Böylece iklim, arazi ve bitki örtüsü parametrelerinin değişimine bağlı olarak risk seviyeleri otomatik güncelleniyor. Mühendisler ve sürdürülebilirlik profesyonelleri, bu haritaları kullanarak acil durum planlamasını ve kaynak dağıtımını daha isabetli gerçekleştirebiliyor. Dolayısıyla, veri temelli erken uyarı sistemleri, orman yangınlarının tamamen önüne geçemese de zararın kapsamını ve can kayıplarını ciddi ölçüde azaltma potansiyeline sahip.

TSRS Kapsamında Orman Yangını Riskleri
Türkiye’de yeni yürürlüğe giren Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları (TSRS), şirketlerin iklim risklerini daha şeffaf ve nicel bir şekilde raporlamasını gerektiriyor. TSRS 2: İklimle İlgili Açıklamalar standardı uyarınca, orman yangınları da “fiziksel iklim riskleri” arasında sayılıyor. Özellikle ani gelişen (akut) risk grubunda değerlendirilen bu yangınların, kurumsal varlıklar ve tedarik zincirleri üzerindeki olası etkilerini şirketlerin raporlaması bekleniyor. Bu da firmaları, kısa, orta ve uzun vadeli zaman dilimlerinde orman yangını riskinin finansal etkisini değerlendirmeye itiyor. Ayrıca IPCC ve benzeri küresel kaynaklardan elde edilen iklim senaryoları (ör. RCP 4.5, RCP 8.5) kullanılarak, ilerleyen yıllarda yangın sezonunun ne ölçüde uzayabileceği veya şiddetlenebileceği senaryo analiziyle raporlara yansıtılabiliyor. Bu yaklaşım, sadece yasal uyum amacı gütmüyor; aynı zamanda yatırımcı güvenini artırarak şirketlerin iklim dirençliliğini net şekilde ortaya koyuyor.

UrClimate Next’in Orman Yangınına Yönelik Çözümleri
Tam da bu noktada devreye giren UrClimate Next, kurumsal iklim risk yönetimi için yenilikçi araçlar sunuyor. Platform, yangın risk haritaları ve coğrafi bilgi sistemleri (GIS) entegrasyonu sayesinde kullanıcıların varlık lokasyonlarını harita üzerinde işaretlemesine ve her bir varlığın yangın tehlikesini gerçek zamanlı olarak takip etmesine imkan tanıyor. Yüksek çözünürlüklü uydu verileri, geçmiş yangın kayıtları ve iklim projeksiyonları gibi verileri bütünleştiren bu sistem, kısa, orta ve uzun vadeli risk seviyelerini nesnel bir skorla ifade ediyor. Örneğin, bir enerji santralinin bulunduğu bölgenin önümüzdeki beş yıl içinde giderek daha kurak hale gelebileceği öngörülüyorsa, platform bunu “orta vadeli yüksek risk” şeklinde gösteriyor.

UrClimate Next, TSRS uyumlu raporlama için de kritik bilgiler sağlıyor. Örneğin, “en kötü senaryo” altında şirketin tesisi için ortaya çıkabilecek zarar tutarı ya da operasyonel kesinti tahminlerini sunarak riskin finansal boyutunu gözler önüne seriyor. Böylece şirket yöneticileri, uzman validasyonu eşliğinde proaktif eylem planları geliştirebiliyor: Yangın söndürme altyapısını güçlendirmek, yangına dayanıklı malzemelerle tesis modernizasyonu yapmak veya riskin yüksek olduğu sezonda operasyonel önlemler almak gibi. Sonuç olarak, UrClimate Next, hem operasyonel hem de stratejik risk yönetimi süreçlerinde veri temelli kararlar almayı kolaylaştırıyor.

Sonuç ve Öneriler
Orman yangınları, iklim değişikliğinin en yakıcı tezahürlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Şirketler, mühendisler ve sürdürülebilirlik profesyonelleri açısından bu riskin sadece farkında olmak değil, aynı zamanda ileriye dönük planlama yaparak zararları en aza indirmek de büyük önem taşıyor. TSRS ve TCFD gibi raporlama standartlarının da devreye girmesiyle, ormanın yangın riskini şeffaf biçimde ölçmek ve buna yönelik somut önlemleri ortaya koymak adeta bir zorunluluk haline geldi. UrClimate Next gibi yüksek çözünürlüklü veri ve senaryo analiz araçları, gerçekçi ve eyleme dönük kararlar için gerekli altyapıyı sunuyor. Bu yaklaşım sayesinde kurumlar, hem yasal uyum gerekliliklerini karşılayabilir hem de iklim dirençliliğini artırarak değerli varlıklarını ve operasyonlarını koruyabilirler.